Manzara

Ömrüm boyunca defalarca görmekten bıkmayacağım bir manzara. Sonsuzluğu çağrıştırıyor bana. Yaşanan güzel günleri, hüzünleri, kazanmaları, kaybedişleri, kavuşmaları, hayalleri ve daha bir çok duyguyu barındırıyor içinde. İzlediğimde ve içinde olduğum An’ da duygularım onarılıyor, affedebiliyorum, vazgeçebiliyorum, daha çok sevebiliyorum, daha çok umut edebiliyorum ve Eyvallah diyebiliyorum. Derin bakınca Mavi ve Yeşilin eşsiz uyumu ve aşkını görüyorum, zaten  bu kadar güzel yaratılmış iki güzellik birbirine aşık olmadan nasıl durabilir ki…

Sonra sorgulatıyor bu manzara. Yaşam bu kadar güzel ve muazzam ise neden bir sürü An’ ı kaçırıp cezalandırıyoruz kendimizi ve olan biten her şeyi.
Bir gün sahip olduğumuz her ne varsa bırakıp gideceğimiz bir An olacağını bildiğimiz halde bu kadar kırgınlık, öfke, intikam ve hırsı nasıl barındırabiliyoruz içimizde. Yaratılan her şeyin içindeki Tanrısallığı neden göremiyoruz. Aslında her şeyin sınırsız ve herkese yetecek kadar çok olduğu bir Dünyada neyin kavgasını veriyoruz. Fark etmekten uzaklaşıp kendimize cennet yerine cehennemi yaşatabiliyoruz. Sınav bu evet ama bu görüntüyü gördüğümüz halde farkına varıp geri adım atmamızı engelleyen nasıl bir korku var içimizde. Günün sonunda en çok zararı kendimize verdiğimizi nasıl anlayamıyoruz.

Ömür bu manzara gibi, muhteşem bir film senaryosu. Bizler bu senaryonun başrol oyuncusuyuz. Rolümüzün hakkını vererek kapatmalıyız perdeyi. Son replikleri tamamlarken ne kadar güzel bir hayat yaşadım diyebilmeli her oyuncu, dans edebilmeli. Yaşadığı tüm senaryolar, rol arkadaşları ve eşsiz yaratılmış kendisi ile barışmalı sonsuzluğa giderken. Yoksa neye sahip olursak olalım huzurlu ve mutlu gidemeyeceğiz. Film senaryosunda kapanmamış bir sayfa, bitirilememiş bir bölüm olacak. Düşünün ki çok güzel bir film izliyorsunuz fakat filmin sonu yok…

Tanrı bu kadar güzel manzaralarda hepimize affedebilmeyi, barışabilmeyi, İyi Hissedip kabul edebilmeyi ve en önemlisi tüm bunları Fark Edebilmeyi nasip etsin…

“Manzara” için 2 yanıt

  1. Her An’ın kıymetini bilmeli insan. Yoksa keşkeler, pişmanlıklar dolar hayatın içine. Aynı zamanda senaristi olduğumuz o filmin senaryosuna can veren hamleyi yapmalıyız. Umut dolu kişilere, repliklere yer vermeliyiz. Bir figüranın filmi ne kadar değiştireceği belli mi olur ?

Yorumlar kapatıldı.