Yıllardır okuduğum bir cümle, her şey tam oluş zamanına göre gerçekleşir; ne bir gün önce ne bir gün sonra…
Tam zamanında yani olması gereken An’ ında…
Benim içinde bugün olması gereken zaman 2020 yılının Hıdrellez günü… Yıllardır yapmak istediğim blog sayfamın ön hazırlıklarının bittiği ve ilk yazımı yazdığım gün, Hıdrellez günü…
Kendimi bildim bileli bu yüzden mi seviyorum acaba Hıdrellez günlerini? Bir gün önce yazmaya başlarım dileklerimi; akşam mutlaka alarm kurarım, kağıdımı gül ağacının dibine bırakmayı unutmamak için. Çünkü Hızır 5 mayıs gecesi gelip dileklerimizi okuyacak ve hızlıca kabul edilmesine yardımcı olacaktır. Bu inanç tohumu küçüklüğümden bu yana ailemden bana geçen tohumlardan en sevdiğimdir. Baharın müjdeleyicisi ve umudu simgelediği için bu ritüeli çok sever ve her yıl büyük bir umut ile sürdürmeye devam ederim. Bu akşam da olacağı gibi…
Bugün tüm bunları düşününce dedim ki; evet yine tam olması gerektiği zamanda… Teşekkür ederim…
Zor zamanlardan geçtiğimiz, tüm dünyanın değişik bir sınav verdiği bugünlerde; umutlarını, hayallerini küçücük bir kağıda yazan, resimlerini çizen, tüm insanların duaları, dilekleri kabul olsun. Kimse ‘ne kadar güzel bir hayat yaşadım’ duygusunu kalbinde hissetmeden gözlerini kapatmasın…
Bugüne çok sevdiğim bir şiiri bırakarak, dileklerimi gül ağacının dibine saklamaya gidiyorum…
İyi Hissedin…
TANRIM BENİ YAVAŞLAT
Beni yavaşlat, aklımı sakinleştirerek kalbimi dinlendir, Zamanın sonsuzluğunu göstererek bu telaşlı hızımı dengele, Günün karmaşası içinde bana sonsuza kadar yaşayacak tepelerin sükunetini ver, Sinirlerim ve kaslarımdaki gerginliği belleğimde yaşayan akarsuların melodisiyle yıka, götür, Uykunun o büyüleyici iyileştirici gücünü duymama yardımcı ol, Anlık zevkleri yaşayabilme sanatını öğret, Bir çiçeğe bakmak için yavaşlatmayı, güzel bir köpek ya da kediyi okşamak için durmayı, güzel bir kitaptan birkaç satır okumayı, balık avlayabilmeyi hülyalara dalabilmeyi öğret, Her gün bana kaplumbağa ve tavşanın masalını hatırlat, Hatırlat ki, yarışı her zaman hızlı koşanın bitirmediğini, yaşamda hızı arttırmaktan çok daha önemli şeyler olduğunu bileyim, Heybetli meşe ağacının dallarından yukarıya doğru bakmamı sağla, Bakıp göreyim ki, onun böyle güçlü ve büyük olmasının yavaş ve iyi büyümesine bağlı olduğunu anlayayım, Beni yavaşlat Tanrım ve köklerimi yaşam toprağının kalıcı değerlerine doğru göndermeme yardım et, Yardım et ki kaderimin yıldızlarına doğru daha olgun ve daha sağlıklı olarak yükseleyim.
Ve hepsinden önemlisi;
Tanrım bana değiştirebileceğim şeyleri değiştirebilmem için CESARET,
Değiştiremeyeceğim şeyleri kabul etmek için SABIR,
İkisi arasındaki farkı bilmek için AKIL ver…
Herkes için hayat uzun soluklu maceralarla dolu, farklı anlamları ve doğruları olan bir yol. Sizden öğrendiğim kadarıyla bu yolda sadece An’ın önemini kavrayan kişiler çok şanslı, ve ben sizi tanıdığım günden itibaren kendimi çok şanslı hissediyorum, yaptığınız sohbetlerle hayattan çıkartmamız gereken bir çok püf noktasını görmemi sağladığınız için.
Son olarak, yazınızda bahsettiğiniz ve bazen satırlarca söylenen cümlelerin önüne geçebilen “cesaret, sabır ve akıl” kelimelerini her daim yoluma ışık yapacağım.
Her zaman destekçim olarak yanımda olacağınız güvenli bir kalpte iyi ki bende varım…
Bence şans senin elimiz, kolumuz olman. Hep yan yanayız, iyi ki tanıdım seni. Cesaret, sabır ve aklın en büyüğünü diliyorum senin için…
Hayatımın bir döneminde yolumun sizlerle buluşması en büyük şanslarımdan biri tartışmasız. İleride ne kadar güzel bir hayat yaşadım deme nedenlerimden de biri olacak muhtemelen. Nasihatlerinizle, sohbetlerinizle, yol göstericiliğinizle bizlerin hayatlarına dokunduğunuz gibi yazılarınızla da bir çok kişinin hayatına dokunacaksınız. Bi yerlerde birilerinin ruhuna, fikrine, yaşayışına dokunan yazılarınız daim olsun. Bu blog hep var olsun ..
Güzel, naif İzmir’ lim bende iyi ki sizlerle karşılaştım, yanı başımdasınız. Nasihatleri, sohbetleri önemsemene teşekkür emin ol bir yerlerde lazım olacak beni anacaksın:) hep var olalım birlikte..
Günümüzde insanların yaşadığı sorunlardan biri, bir şeyleri yetiştirmek için hep bir koşuşturma içinde olması. Ancak bunu yaparken farkında olarak yada olmayarak hayatımızda çok büyük bir şeyi kaybediyoruz sizinde yazınızda bahsettiğiniz gibi “Anı Yaşamak / Özümsemek”. Daha sonraları ise hep arkaya bakıp bir pişmanlık içerisinde buluyoruz kendimizi,bir dostumuzu kaybetme yada kendimizden uzaklaşma hatta bazen kendi benliğimizin farkına varamama pişmanlığı.
Yazınızı okuduktan sonra içimden geçen ilk şey Allah’ ın anı yaşayarak kendimizi tanımayı, zamanda kendimizden izler güzel izler bırakmayı ve hayallerimizi gerçekleşteştirme cesaretini vermesini dilemek oldu. Hayallerimizi gerçekleştirecek gücü ve cesareti içimizde bulma ve sizinde hayallerinizi gerçekleştirme yolunda attığınız bu ilk adımın devamının gelmesi dileğiyle….
Sevgiler,
Editörüm tüm yardım ve destekler için teşekkür ederim, hep dediğim gibi herkesin gelmesinin bir sebebi var senin geliş sebebin ‘iyi hissett’ in kurtuluş aşaması, ellerine sağlık iyi ki geldin, hoş geldin.